Krizler sezilemeyen ani değişimleri ifade etmekte olup ani ve beklenmedik bu gelişmeler başta karar verme mekanizmalarını etkileyerek işletmelerde yüksek oranda stres yaratmaktadır. Stres; baskı, belirsizlik, endişe ve paniğe neden olarak doğru karar verme yeteneğini kaybettirmektedir. Kriz olağanüstü bir dönemi ifade etmektedir. Bu ise kriz oluşum sürecinde, olağan dönemde bazı hatalı kararlar alındığını, çevresel oluşumların ve değişimlerin yeterince dikkatle izlenmediğini göstermektedir.
Bu gibi kriz durumlarında işletmelerin faaliyetlerini sekteye uğratmadan devam ettirebilmeleri amacı ile dışarıdan finansal açıdan desteklenmeye ihtiyaç duyulmaktadır.
Kriz anında çabuk karar vermek, önlem almak ve harekete geçmek işletme için önem arz etmektedir. Finansal kriz işletmenin gelir gider dengesinde oluşacak olan açıktan kaynaklanmakta olup işletmenin mali yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için acil finansal kaynak bulma ihtiyacını yaşamasını ifade etmektedir. Kriz yönetiminde iç kaynaklar kullanılabileceği gibi dış kaynaklardanda faydalanılabilir.
Bu gibi dönemlerde işletme yaşanan stres ve kaynak açlığı nedeni ile maliyet hesapları yapmadığı için yüksek oranlar ile borçlanmaya gidebilmektedir. Bu çözüm yöntemi kısa vade de uygulanabilir olmasına rağmen kriz sonrası işletmeye ağır yükümlülükler yüklemektedir. Finansal kriz yönetimi ile krizden önce önlemler alınmakta, kriz anında ise işletmenin uygun ve alternatif finans kaynakları bulması kolaylaştırılmaktadır.